Çocuklarda tik bozukluğu, genellikle çocukluk çağında başlayan ve kişinin kontrolü dışında olan istemsiz hareketler veya sesler şeklinde kendini gösteren bir durumdur. Peki, tik bozukluğu nedir ve çocuklarda ve erişkinlerde ne kadar sıklıkla tikler görülür? Bu yazıda tik bozukluğu, tik bozukluğu tedavisi hakkında bilgiler bulacaksınız.
Tik Bozukluğu Nedir?
Tik bozukluğu, istemsiz hareketler veya seslerin tekrarlanması şeklinde kendini gösteren bir nörolojik durumdur. Tikler genellikle hızlı, ani ve amaçsızdır ve sıklıkla çocukluk çağında başlar. Tikler, yüz, omuzlar, eller veya bacaklar gibi vücudun herhangi bir bölümünde oluşabilir ve istenildiği takdirde kısa süreli durdurulabilir. En sık baş bölgesinde görülür.
Tikler iki ana kategoriye ayrılır: motor tikler ve vokal tikler. Motor tikler, belirli bir kas grubunu içeren ani hareketlerdir. Vokal tikler ise istemsiz sesler veya kelimelerdir. Bu sesler, boğaz temizleme veya koklama gibi eylemleri içerebilir.
Tik Bozukluğunun Çeşitleri
DSM-5‘e göre, tik bozukluğu çeşitli şekillerde tanımlanabilir ve kategorize edilebilir. İki ana kategori motor ve vokal tiklerdir. Tikler ayrıca, sürelerine göre geçici (geçici tik bozukluğu) ve kronik (kronik tik bozukluğu) olarak sınıflandırılır.
Geçici tik bozukluğu, en yaygın tik bozukluğudur ve genellikle ilkokul ve ortaokul çocuklarının yüzde onu (%10) kadarında görülür. Bu tikler genellikle bir yıldan az süren ve belirli stres faktörlerinin, yorgunluğun veya bazı ilaçların etkisiyle artabilir.
Bazı tikler ise geçmeyebilir. Bir yıl veya daha uzun süren tiklere kalıcı (kronik) tikler denir. Kalıcı tikler çocukların yüzde birinden (%1) daha azını etkiler ve Tourette bozukluğu adı verilen daha karmaşık bir tik bozukluğuyla ilişkili olabilir.
Tiklerin Sebebi ve Genetik İlişkisi
Tiklerin kesin sebebi bilinmemekle birlikte, genetik faktörlerin rol oynadığı düşünülmektedir. Tik bozukluğunun genetik bir bileşeni olduğuna dair kanıtlar bulunmakla birlikte, tam olarak hangi genlerin etkilendiği hala belirsizdir.
Çocuklarda Tik Bozukluğu ve Eşlik Eden Diğer Problemler
Tik bozukluğu olan çocuklar sadece tiklerle mücadele etmekle kalmaz, aynı zamanda başka zorluklarla da karşılaşabilirler. Örneğin, bu çocuklar genellikle dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB), kaygı bozukluğu ve özgül öğrenme güçlüğü gibi diğer zorluklarla da mücadele ederler.
Tourette bozukluğu olan çocuklarda hem motor hem de ses tikleri vardır (boğaz temizleme gibi). Bazı tikler erken yetişkinlik döneminde kaybolabilir ve bazıları devam edebilir. Tourette bozukluğu olan çocukların dikkat ve/veya öğrenme bozuklukları ile ilgili sorunları olabilir. Dürtüsel hareket edebilirler. Bazı çocuklarda obsesyonlar ve kompulsiyonlar görülebilir. Bazen Tourette bozukluğu olan kişiler müstehcen sözcükleri ağzından kaçırır, başkalarına hakaret eder veya müstehcen jest veya hareketler yapabilirler. Bu sesleri ve hareketleri kontrol edemezler ve onlar için suçlanmamalıdırlar. Ebeveynlerin cezalandırması, sınıf arkadaşlarının alay etmesi, öğretmenlerin azarlaması çocuğun tikleri kontrol etmesine yardımcı olmayacak, çocuğun özgüvenini zedeleyecek ve sıkıntısını artıracaktır.
Tik Bozukluğunun Geleceği: Geçici mi, Kalıcı mı?
Bir çocukta tik görüldüğünde, bu durumun kalıcı (kronik) bir tik bozukluğuna dönüşüp dönüşmeyeceği genellikle bir dizi faktöre bağlıdır. Bu faktörler;
- Tiklerin başlangıç yaşı
- Tik süresi
- Tiklerin şiddeti
- Çocuğun genel sağlık durumu
- Ailede tik bozukluğu öyküsü ve eşlik eden diğer mental sağlık durumlarıdır.
Geçici tikler genellikle çocuklarda yaygındır ve birkaç ay içinde genellikle kendiliğinden geçer. Ancak, bazı çocuklarda, tikler kalıcı hale gelebilir. Literatürdeki çalışmalara göre, geçici tiklerin kalıcı hale gelme oranı genellikle %20 ile %30 arasında değişir, ancak bu oranlar belirli popülasyonlara ve değerlendirme kriterlerine bağlı olarak değişebilir.
Sonuç olarak, tik bozukluğu karmaşık bir psikonörolojik durumdur. Ancak, doğru bilgi ve destekle, tik bozukluğu olan çocuklar ve yetişkinler, bu durumu yönetebilir ve başarılı ve tatmin edici bir yaşam sürebilirler.
Tik Bozukluğunun Tedavisi
Tik bozukluğunun tedavisi genellikle belirtileri hafifletmeye yöneliktir, çünkü tikler genellikle zamanla kendiliğinden azalır. Tik bozukluğu için ilaç tedavisi genellikle belirtilerin ciddiyetine ve kişinin yaşam kalitesini ne kadar etkilediğine bağlıdır.
Tik bozukluğunun tedavisinde kullanılan ilaçların çoğu, belirtileri hafifletmeye yöneliktir ve genellikle nöroleptikler (antipsikotikler) olarak bilinen bir ilaç sınıfına aittir. Tiklerin tedavisinde kullanılan ilaçlar:
- Aripiprazol
- Risperidon
- Klonidin
- Haloperidol
- Topiramat
İlaçlara ek olarak psikoterapiler, tik bozukluğu olan kişilere tiklerini kontrol etme becerilerini öğretir. Alışkanlığı tersine çevirme (HRT) adı verilen bir tür davranış terapisi, bir çocuğun tikler hakkında daha fazla farkındalık geliştirmesini öğrendiği ve tiklerin yerini alabilecek farklı bir davranış geliştirdiği bir yöntemdir.
Bir çocuk ve ergen psikiyatristi, bazen bir çocuk doktoru veya pediatrik nörolog ile görüşerek içeren kapsamlı bir değerlendirme yoluyla, çocuk veya ergende Tourette bozukluğu veya başka bir tik bozukluğu olup olmadığını belirleyebilir.
Çocuk ve ergen psikiyatristi, ailelere, çocukları için nasıl duygusal destek ve uygun eğitim ortamı sağlanacağı konusunda tavsiyelerde bulunabilir. Kısaca tikleri olan çocuğun ve gencin ailelerine ve öğretmenlerine bazı önerilerim olabilir.
Anne ve Babalara;
- Ebeveynlerin çocuklarının semptomlarını evde kısa videolarla kaydetmeleri ve bunları doktorlara göstermeleri önerilir, böylece doktorlar durumu daha iyi değerlendirebilir.
- Ebeveynler, çocuklarından utanmak, tik semptomları için ‘bahaneler’ bulmak veya çocuklarının tiklerini inkâr etmek yerine, çocuklarıyla birlikte tik bozukluğu (TS) teşhisiyle yüzleşmelilerdir.
- Ebeveynler ayrıca, tik bozukluğu olan çocuklarına, sınıf arkadaşları ve çevrelerindeki insanlarla güvenle etkileşim kurmalarını sağlamaları tavsiye edilebilir, böylece sosyal uyumları geliştirilebilir.
- Ebeveynlerin ayrıca çocuklarla birlikte tik semptomlarını tetikleyen veya artıran durumları ve faktörleri dikkatlice gözlemlemesi ve bunlardan mümkün olduğunca kaçınması önerilir.
Öğretmenlere;
- Öğretmenlerin, aileler ile daha sık iletişim kurmalıdır.
- “Beklenmedik veya kontrolsüz hareketler” için çocuklar cezalandırılmamalı ve stres seviyelerini düşürmek için akademik iş yükleri azaltılır.
- Diğer öğrencilere tik bozukluğu olan çocukları dışlamamaları, onlarla alay etmemeleri ve onları damgalamamaları konusunda eğitim verebilir.
Özet olarak:
Tik bozukluğu çocuk ve ergenlerde sanılanın aksine çok fazla görülür. Tik bozukluklarının büyük bir çoğunluğu geçici tik bozukluğudur, genellikle 1 sene içerisinde geçmektedir. Fakat tiklerin olduğu zamanlarda çocuk ve ergenlerin yaşadığı duygusal yük yetersiz destek olduğunda kalıcı hale gelir. Bu konuda aileler tik bozukluğu hakkında kendilerini ve çevrelerini bilgilendirmeli, tiklerin olduğu süre boyunca çocuklarına destek olmalı, gerektiğinde profesyonel yardım almaktan geri durmamalıdır.